Sayfalar

16 Kasım 2017 Perşembe

Zekâî Dede'nin Bir Rast Şuğulü

Zekâî Dede'nin bu Rast Şuğulü artık nedense hiç okunmuyor. Neyse ki bestesi unutulmuş değil. Ne hikmetse bu beste öteden beri bir başka güfte ile okunuyor. Bu güfte ile okunmamasının sebebi, Arapça güftenin hatırda tutulması zor olduğu için zamanla unutulmuş olmasından kaynaklanıyor zannederim. Bu yazı ile eserin bestesinden ziyâde güftesine dikkat çekmek istiyorum. Eserin güftesi, Cenâb-ı Pîr Mevlânâ Celâleddîn Rûmî Hazretlerinin olup başdan sona Cenâb-ı Hakk'a hamd ü senâ ve ta'zîm ifâdeleriyle doludur.

NUTK-İ ŞERÎF

Elhamdülillahillezî sultanuhû na'tu'l-ezel
El-vâhidu'l-ferdüllezî gufrânuhû yemhu'z-zelel

Hamd, saltanatı ezelî olan yüce Allah'a âitdir
O Allah ki, Bir'dir, Yegâne'dir, Gâfûr'dur bütün günâhları affeder

Rabbi te'âlâ şânuhû 'amme'l-verâ ihsânuhû
Lâ yenbegî rıdvânuhû illâ bi ihlâsi'l-'amel

O'nun şânı pek yücedir, ihsânı pek boldur
O'nun rızâsı ancak ihlâs ile bulunur

Ey Şemsüddîn ey Şemsüddîn kad ci'te min nûri'l-yakîn
Elhamdülillahi'l-Mu'în alimtü hâlî fi'lezel

Ey Şemseddin Ey Şemseddin bana yakîn nûru erişdi
Mu'în olan Allah'a hamd ederim ki hâlimi ezelde bildirdi 

NAĞME-İ AŞK

Yayınladığımız ses kaydının mühim bir de husûsiyyeti var. Eseri okuyan zât, Muzaffer Efendi Hazretleri, bestekârın talebesi ve oğlu Hâfız Ahmed Irsoy'un talebesi Hâfız İsmail Hakkı Bey'in talebesidir. Efendi Hazretlerinin okuyuşundan da farkedeceğiniz üzere beytler arasında şöyle bir nakarat da var :

El-meded mededi'l-meded Yâ Habîballah meded
El-meded mededi'l-meded Yâ Resûlallah meded

Hiç yorum yok:

Yorum Gönder